Ana Sayfa
     Editör
     Rabbim...
     Ziyaretçi defteri
     Gel Efendim
     Pismanlık
     Düşünen insanlara
     Kar Tanesi
     Ebruli
     Bir hadis
     Kutsal Emanetler
     Dedim ki;
     Laleler
     Kutlu Dogum
     Güncel Makale
     Güncel
     İletişim
     Tasavvuf
     Makaleler
     Adamın Dönüşü (H)
     Çöle İnen Nur
     Yüzlerce Salat
     Namazın İnşaası
     Namaz Niyetleri
     Namaz ve Sağlık
     Namazın Esrarı
     Namazı Terk
     Kılmama Bahaneleri
     Uydudan Kabe
     Başörtülüyüm
     D. Ali Videoları
     Video Şiir
     Video ilahi-ezgi
     Video Kur'an
     Can Muhammed
     Kırık Testi I
     Kırık Testi II
     Kırık Testi III
     Kabir ve Ötesi
     Yağmur
     Dualar
     Peygam. Kızları
     Salat-ı Tefriciyye
     Nebiler Sultanı
     Kıssadan Hisseler
     Sahabe Şuuru
     Galeri
     Kronoloji
     Nur'dan Damlalar
     40 Hadis
     Aforizma
     Pompei (ibret)
     online istatistikler
     Günce
     Hikayecik
     Asr-ı Saadet
     Kuddüs ism-i Şerifi
     İşin Allah'a Kalması
     Cevşenin Tesiri
     Cevşen-i Kebir
     Dinin Direği
     Aciz Yakarış
     Nebe Suresi
     Mülk S. Tebareke
     Yasin Suresi
     Şeytanın Hileleri
     Latife ve Nükteler
     Komiklik
     Boykotlar
     Esma-ül Hüsna
     Nefsi Yenmek
     M.Akif Arsivi
     Şeyh Şâmil
     Malcolm X
     Veda Hutbesi
     Hilal Tv
     RAP
     Saadeti Edebiyye
     Sesli Kitap
     Niye moralin bozuk
     Kabus
     ihlas Risalesi
     Kuran iklimi
     Esref Ziya
     smileyler
     Videolu hatim
     Gazze Katliamı
     Ahmet Yasin
     Köpek israil
     Haftanın Makalesi
     cevsen indir
     Gidalar uzerine
     Sevap Fabrikalari
     esma
     Gelseydin
     Ashab-i Kehf
     Zilhicce Ayi
     Zehranin Gozleri



yaSamed - Aforizma


ŞEYTANIN EN TATLI 12 SÖZÜ

1-BİR DEFAYLA BİR ŞEY OLMAZ

2-DAHA GENCİZ.

3-ALLAH (C.C) KALP TEMİZLİĞİNE BAKAR.

4-ALLAH (C.C.) İLE KUL ARASINA GİRİLMEZ.

5-EMEKLİ OLDUKTAN SONRA.

6-ZAMAN SİZE DEĞİL SİZ ZAMANA UYUN.

7-BİR ŞEY OLMAZ Allah(C.C) AFFEDER.

8-BU KADAR GÜNAHTAN SONRA BİRAZ ZOR AFFEDİLİRSİN.

9-FAZLA DÜŞÜNME KAFAYI YERSİN.

10-CEHENDEMDE BİR SÜRE YANDIKTAN SONRA CENNNETE GİRMEYECEKMİYİZ. (Sanki kibrit çöpünün ateşine dayana biliyormuş gibi)

11-BİZ BÜYÜKLERİMİZDEN BÖYLE GÖRDÜK.

12-AMAN HA DİKKAT BEYNİNİZİ YIKAMASINLAR.
İclal Aydın

-----------------------------

İnsanın iyi yanı mı, kötü yanı mı esas alınmalı?

Image

 

İnsan diğer varlıklardan ayrı ihtiyaçta yaratılmıştır. Bu yüzden tek başına dağ başlarında yaşayamaz. Mutlaka toplum içinde bulunacak, ihtiyaçlarını ortak çabalarla elde edilenlerden karşılayacaktır.

Bu ortak hayat sırasında insanlarda olumlu yahut da olumsuz görüntüler meydana gelir, güzel ve çirkin taraflar göze çarpmaya başlar.

İşte bu sırada insanın hangi yanı esas alınacaktır? Olumlu yanına bakıp da yakınlığımızı, dostluğumuzu koruyacak mıyız, yoksa olumsuzluklarına bakıp da uzaklaşacak, ayrı gayrı kalmayı mı tercih edeceğiz?

Görebildiğimiz kadarıyla ayıran, uzaklaştıran yanı değil de, birleştiren, kaynaştıran yanı esas alınıyor, iyi hallerine bakarak irtibatın sürdürülmesi tavsiye ediliyor.

Bu konuda Muhyiddin–i Arabî Hazretlerinin meşhur misali fevkalade çarpıcı geliyor bana. İsterseniz birlikte bir göz atalım olaya:

 



Hazret–i Muhyiddinin bir hocası vardır. Kendisine çok şeyler öğretmiş, derin minnettarlık duymaya başlamıştır. Ne var ki Ebu Medyen adındaki bu muhterem insanın mizacı sert, sözleri acıtıcıdır. Vaazlarında hep sert konuşur, doğruları yumuşatmadan anlatır. Bu yüzden onu sevmeyen cemaat söz konusudur.

Muhyiddin de hocasını sevmeyen bu insanları sevmez. Hatta birlikte saf tuttukları bu insanlara gönlünden de buğzetmekten geri kalmaz.

İşte bu sıralarda bir gece rüyasında Efendimiz (sav) Hazretlerini gören Muhyiddine Efendimiz (sav)den şöyle bir soru gelir:

– Muhyiddin, birlikte safta namaz kıldığınız o kimseleri niçin sevmiyor, buğzediyorsun?
Der ki:
– Onlar benim hocamı sevmiyorlar da onun için.


Arkasından şu soruyu yöneltir Efendimiz (sav):
– Peki, der, onlar Allah’ı, Resulullâh’ı seviyorlar mı?
– Elbette diye karşılık verir. Allah’ı sevmeseler farzları kılmazlardı, Resulullâh’ı sevmeseler sünnetleri eda etmezlerdi. Halbuki bunların hepsini de yerine getiriyorlar. Demek ki Allah’ı, Resulullâh’ı seviyorlar.

Bu defa Efendimiz (sav)den kitaplık çapta şu soru gelir:
– Muhyiddin der, senin buğzettiğin bu insanları, Allah’ı, Resulullâh’ı sevdikleri için sevsen olmaz mı da, hocanı sevmedikleri için sevmemeyi esas alıyor, olumsuzluğu tercih ediyorsun?

Efendimiz, sorusuna şunu da ekler:
– Allah’ı, Resulullâh’ı sevmeleri basit mi geliyor yoksa?

Bu olaydan sonra Hazreti Muhyiddinde ölçüler yumuşar. Allaha ve Resulüllaha imanı olan herkesi sevmeyi tercih eder, olumsuzluklarını öne alıp da o taraflarından dolayı soğuk bakmayı sürdürmez.
Bilmem bu vaka bizlere bir şeyler fısıldıyor mu? Çevremizdeki insanların Allaha, Resulüllaha imanları kâfi gelmeli, bunun yanındaki farklı düşüncelerine bakıp da uzaklaşma duygusuna kapılmamalı mıyız? Her insanda olabilecek kusur ve yanlışları öne çıkarıp da kendimizi kusursuz insan gibi görme yanılgısından uzak mı kalmalıyız? Allaha ve Resulüllaha iman gereği, din kardeşi olarak birbirimize bağlanmaya yetmeli mi?..

Takdir size aittir. Biz sadece bir olayı arz etmiş olduk. Hepsi o kadar.

 

Bu safya hakkında bir öneriniz veya şikayetiniz mi var?
 
Bugün 37 ziyaretçi (43 klik) misafirimiz bizimleydi!

لا اله الا الله محمد رسول الله
www.yasamed.tr.gg
Free Website Counter
Kere Tıklandı

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol